Kayıtlar

Eylül, 2012 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Gecikmiş Amasra Günlüğü

Resim
Neredeyse ay sonu geldi ben ancak fotoğraflarda seçim yapıp buraya yazabiliyorum. Bu ayın başında günübirlikten hallice Amasra Kaçamağı yapmıştım bildiğiniz gibi.  Tam da burada  yazmıştım. Çok eğlenceli geçen saatleri anlatmam ne yazık ki mümkün değil ama bu kareler ancak keyifli birinin gözüne gözükür diye düşünüyorum =)  Rakı Balık yapmadan dönseydim kendime çok kızardım. Bir dolu aksilik yaşadık aslında bu restaurantta ama her şey öyle keyifliydi ki keyfimizi bozacak şeyleri başımızdan savmak çok kolay oldu =) Bu arada aklınızda olsun akşamları oturduğunuz yerde titremek çok doğal Amasra'da o yüzden yanınıza kapkalın şeyler alın. Zira " Ben Karadeniz çocuğuyum, üşümem!" diyen ismi bende saklı kişi geceyi 3 tane polarla kapattı=) Sabah kahvaltı öncesi kaleyi dolanıp sonrasında yine kale içinde yer alan harika manzaralı bir çay bahçesinde kahvaltı yaptık. Siz siz olun kahvaltıda ki peynirlere dikkat edin çünkü insanın aklını başından alabiliyor=)

Maskelerimiz mi var yoksa?!

Resim
Evet evet biliyorum hepimiz yalandan nefret ediyoruz... Hepimiz dürüstlük timsaliyiz... Bunları şöyle bir kenara bırakalım da, maskelerimizden konuşalım... Çeşit çeşit maskemiz var... Boy boy, renk renk... Mutsuzken mutlu olduğumuz maskelerimiz, hastayken gülümsediğimiz, yalan söylerken dürüstlük anıtı gibi davrandığımız... Bazıları masum bazıları şeytanlıkla dolu maskeler... Sanırım en masum gözükeni başkalarını üzmemek adına kendimizi sakladığımız maskeler... Güçlü görünmek adına takındığımız o güçlü insan tavırları ve bazen de tam tersi. Karşımızdaki kendisini güçlü hissetsin diye kanadının altına giriyormuşuz gibi hallerimiz... İlahi biz!!! Hayatı kolaylaştırmak adına maskelerimizi takan sonra da "Ben artık kendim değilim!" diyen biz... Hepimizi öpüyorum....

Amasra'dan Tadımlık Bu Kareler...

Resim
İşte geldim, cumartesi iş çıkışı aceleyle gittiğim Amasra'dan, bu akşam geri döndüm. Fotoğrafları henüz düzenlemedim ama bunları sizin için aradan çıkardım. Yol durumundan oteline, restaurantından kedisine kadar anlatacağım bir sürü şey var... Ama şimdi uyumalıyım... Öptüm...  Aslında günün kombini sayılamaz pek ama ultra rahat kıyafetlerimle ben çok mutluydum. Ankara'ya dönüp de yeniden pantolon giymek ağır geldi =( Hiçbir kapıyı ıskalamadım desem yeridir.  Kale içi fotoğrafları henüz ayıklanmadı. Ayıkladıktan sonra sizinleler =)

Güneş Batarken...

"Seni özlediğim her saniyeyi kaptım geldim... Napabilirdim ki başka... Hepsi sana ait bu özlemlerin... Al şimdi bunları benden... Aşkınla birleştir onları... Sevginin en saf haline dönüşmelerini seyret..."

Fark Edebilirim!

"  Sonra yüreğimi görebilirim. Dünyaları içine alıp da dünyalara sığmayan yüreğimi... Beni hem melek hem şeytan kılanı görebilirim...    Bu kenti fethedebilirim, bu kente teslim olabilirim. Gece güne değebilir. Gün geceye dökülebilir. Kim mani, görebilirim görebilirim.    Yer ve gökler arasına, değirmen taşları arasındaki bir buğday tanesi kadar başıboş terk edilmediğimi ansızın fark edebilirim.     Kaybettim, hükümsüzdür, hükmünden sıyrılır hayatlar gün gelir. Kimseye taşıyabileceğinden fazlası verilmez, ne demekmiş gün gelir öğrenilir. Çözülür anlamı acı oluşun. Çözülür anlamı kainat orkestrasında kaba davul vuruşunun.    Bunca yitirmekler bir bulmak içindir, BİRi bulmak içindir...    Ay'ımı yerde bulabilir, kendimi gökyüzünden seyredebilirim...    Fark edebilirim geçmişin nasıl olup da yeniden kurulabileceğini, dua geçmişe nasıl yürür kabul edebilirim.  " Mor Mürekkep, Nazan BEKİROĞLU

Hayatla Bağlarımızı Ne Kadar Sağlam?

Resim
Bu fotoğrafı çekerken hiç düşünmemiştim ama baktıkça aklıma sadece bu gelir oldu!? Hayatla bağlarımız ne kadar sağlam? Pamuk ipliğine mi bağlı her şey yoksa defalarca düğüm mü atılmış koptuğu yerlerden? Yoksa kendimizi merkeze alıp dört bir yanımızdan hayata kancalar mı atmışız? Sahi hayatla bağlarımız ne alemde? - O olmazsa yaşayamam... - Herkes gider ben hep varım... - Alternatif yollarım var... - Yalpalarım ama batmam... - Halat kopsa tutar bir daha düğümlerim... ... ... ... Hayatla bağlarımız ne durumda sahiden?

Kaç Renk Var Dünyada...

Resim
" Aşk her mekana kendi rengini verir, dünya değişti sanırız... " Murathan Mungan, Aşkın Cep Defteri

Çılgın Kedi Firarda...

Resim
Kısırlaştırma maceramızı biliyorsunuz... Aradan geçen 12 gün ve iyiden iyiye kafayı yiyen kedilerimizle bugün vedalaştık. Kendileri yeniden sokaklara döndü...  Eve alışır ve sokağa zor uyum sağlarlarsa diye çok korkuyorduk ancak tam tersi oldu. Kapıyı açtığımız an fırlayıp çıktılar dışarı. Şu an yanımıza yaklaşıp sonra hızla kaçıyorlar... Sanırım eve almamızdan korkuyorlar. Zaten son zamanlarda pencerelerden dışarı ağlayarak bakmalar, açık pencere pervazlarında hokkabazlık yapmak suretiyle yüreğimizi ağzımıza getirmeler gibi vicdan sızlatıcı taktiklere geçmişlerdi... Dün gece bazanın altını açık bulan Prenses'in saklambaç oyunu da yaklaşık yarım saat sürdü. Mama vererek kandırmaya çalışsak da mamasını kapıp en dibe saklanarak oldukça uğraştırdı bizi kızımız... Şimdi tam olarak çıkaramadığımız bandajıyla bahçede fink fink geziyor. Tahmininizden de daha mutlu =) Not: Kızımızın ameliyat izinin en net fotoğrafı bu. Orada gördüğünüz traşlı bölge komple band

Vanilya Club Eylül...

Resim
Geçen ay yaşadığımız tatsızlıktan sonra üyeliğimi durdurmayı düşünmüştüm aslında ancak sonrasında hem yoğunluktan hem de geçmiş güzel günlerimizden dolayı bu kararımdan vazgeçtim... Bugün öğlen saatlerinde de eylül kutusuna kavuştum =) Bu ay 5 tam boy ürün gönderimi yapacağını duyurmuştu Vanilya Club... Kutuyu açtığımda gözlerime inanamadım =) Uzunca bir süredir denemeyi istediğim Hello Kitty ürünleri karşımdaydı... Ekka Kozmetik ile işbirliği yapılmış anladığım kadarıyla... Not: Bu fotoğrafın tuhaf renklerinin sebebi son dakikada evde aceleyle çekmiş olmamdır. =) Kutudan çıkan ürünler ve ambalajları... İşte burada da ürünler... Eye Liner, Magic Lip Stick, Lip Gloss, 4lü Far ve yara bantları... Rujun başka bir markası bende vardı ve severek kullanıyordum. Bu yüzden bu ürüne bayıldım =) Hiçbir ürünü henüz denemedim o yüzden şimdilik sadece çok cici olduklarını söyleyebiliyorum =) Bu arada mor farımın kırık olmasının sebebi kargo ya da Vanilya ile ilg

Yeni İş Arkadaşlarım...

Resim
Bir süredir yoğunum diye kafanızı ütüleyip duruyorum ama sebebini bir türlü yazamadım. Eski işimden ayrılıp yeni bir işe başladım ben. Şanslı bir insan olduğumu bilirdim de böylesi iyi denk geldi bana.  Şimdi bir sürü çocuğun yanı başındayım ( kafam gün boyu kazan gibi olmuyor değil!), her gün onlarca insanla uğraşıyorum ama oldukça keyifliyim. Tek sıkıntım sabahları 6:00 da kalkmak ama onu da ekim gibi çözerim gibi =) Ördekler de yeni iş arkadaşlarım... Kaz çobanı değilim ama ne zaman camdan dışarı baksam bu arkadaşlar popolarını sallaya sallaya dolaşıyorlar =) Ekim gibi tam kapasite yazmaya devam edebilirim gibi =)  Öptüm...